Son günlerde İstanbul'da yaşayanlar arasında kenelerle ilgili belirsizlik ve endişe hakimken, Şehir Sağlığı Araştırma Enstitüsü tarafından yapılan kapsamlı bir araştırma, bu küçük hayvanların zararsız olduğunu kanıtladı. Özellikle yaz aylarında artan kene vakaları, birçok kişinin tatil planlarını ve açık hava etkinliklerini olumsuz etkiledi. Ancak bilim insanları, İstanbul'daki kene türlerinin patojen barındırmadığını ve dolayısıyla insan sağlığı için tehlike oluşturmadığını belirtti.
Keneler, doğada yaygın olarak bulunan parazitlerdir. Genellikle ormanlık ve çalılıklı alanlarda yaşam alanı bulan bu hayvanlar, insanlarla teması sonucu çeşitli hastalıkların bulaşma riskini artırdığı düşünülüyor. Türkiye'de, özellikle yaz aylarında kırsal alanlarda artan kene vakaları, halk arasında paniğe yol açabiliyor. Ancak İstanbul'da yapılan son araştırmalar, kentteki kenelerin patojen taşıma oranının düşük olduğunu ve bu nedenle insan sağlığına ciddi bir risk oluşturmadığını gösteriyor. Araştırma, kene türlerinin İstanbul'un ekosistemine özgü olduğunu ve bu türlerin genellikle zararsız olduğunu ortaya koydu.
İstanbul Üniversitesi'nden Doç. Dr. Ahmet Yılmaz, “İstanbul'da karşılaştığımız kene türleri, yerli bitki örtüsü ile uyumlu bir şekilde yaşıyor ve insanlara zarar vermeden yaşamlarını sürdürebiliyor” şeklinde açıklama yaparak, kene vakalarının toplumda yarattığı korkunun yersiz olduğunu vurguladı.
Pandemi döneminden sonra insanların açık hava etkinliklerine olan ilgisinin artması, kene endişesini de beraberinde getiriyor. İstanbul’un çeşitli park ve bahçelerinde, özellikle çocukların bu parazitlerle teması, aileleri tedirgin ediyor. Kenelerin bulaşabileceği hastalıklar hakkında yapılan yanlış bilgilendirmeler, halk arasında korku yaratıyor. Oysa yapılan araştırmalar, İstanbul'daki kenelerin tehlike arzetmediğinin altını çiziyor. Bu durum, insanların açık havada rahatça vakit geçirmelerini teşvik etmekte bir fırsat sunuyor.
Uzmanlar, vatandaşlara kenelerle ilgili genel bir bilgi edinmelerini ve korkutucu bilgilerden uzak durmalarını öneriyor. Giyinme, koruyucu giyecekler kullanma, doğada vakit geçirirken dikkatli olma ve gerekli önlemleri alma gibi basit uygulamaların, halkın bu konuda endişesini azaltacağı ifade ediliyor. Ayrıca, doğa yürüyüşü gibi aktivitelerde uygun giysiler giymek, kene temasını en aza indirmekte önemli bir etken.
Genel olarak, İstanbul'daki kene popülasyonuyla ilgili yapılan bu araştırma, kent sakinlerine büyük bir rahatlama getirmiştir. Bilimsel verilerin ışığında, İstanbul'da kene korkusunu azaltmayı hedefleyen bilinçlendirme kampanyaları düzenlemek ve doğru bilgilendirme yapmak, toplum sağlığını geliştirme açısından önem taşımaktadır. Herkesin bilmesi gereken en önemli şey, İstanbul’da karşılaşılan kenelerin genel anlamda zararsız olduğudur; bu da daha fazla açık hava etkinliğine ve doğayla iç içe bir yaşam tarzına kapı aralayabilir.
Sonuç olarak, İstanbul’daki kene korkusu yersiz görünüyor. Bilim insanlarının ve araştırmacıların belirttiği gibi, bu durum, yaz aylarında doğaya çıkmak ve sağlıklı bir yaşam sürmek isteyenler için bir fırsat sunuyor. Kene korkusunu aşmak için toplumsal bilinçlenme şart; dolayısıyla güvenle doğadayken, İstanbul'un güzelliklerinin tadını çıkarabiliriz!